İSATAG Başkanı Aylin Özsavaş, TÜRSAB’ın kötü yönetimi sonucunda acentelerin kazanılmış haklarının kaybedildiğini vurgulayarak, “Bu hak kaybı, sektöre ve emek veren tüm acentelere ciddi zararlar vermektedir ve mevcut yöneticilerin süreci etkili bir şekilde idare edemediğinin bir göstergesidir” dedi.
İSTANBUL – TÜRSAB, son zamanlarda “altın yumurtlayan tavuk” olarak gördüğü acentecilik faaliyetinde bulunmayan kuruluşları, para toplamak amacıyla acente statüsüne sokarak sağlık turizmi belge verme hakkını kaybetti. Bu durum, TÜRSAB’ın sağlık turizmi hakkında Türkiye’nin değişik yerlerinde gerçekleştirdiği toplantılar için harcadığı kaynakların boşa gitmesine neden olduğu gibi, planlanan yurtdışı sağlık turizmi seyahat programlarını da olumsuz etkiledi. Bu bağlamda, TÜRSAB’ın sağlık komitesini kapatması ve sağlık turizmi belgesi alan, acente statüsünde olmayan kuruluşların TÜRSAB üyeliğinden ayrılmaları gerektiği ifadeleri öne çıkmakta.
İSATAG Başkanı Aylin Özsavaş’ın açıklaması ise şöyle:
TÜRSAB YÖNETİMİNİN BAŞARISIZLIĞI SEKTÖRÜMÜZE AĞIR BİR DARBE VURMUŞTUR
Dün gece yayımlanan Uluslararası Sağlık Turizmi ve Turistin Sağlığı Hakkındaki Yönetmelik ile, sektörün uzun mücadeleler sonucunda elde ettiği önemli bir hak kaybedilmiştir.
13.07.2017 tarihli Yönetmelik ile getirilen “aracı kurum akreditasyonu için TÜRSAB belgeli seyahat acentesi olma zorunluluğu” yeni düzenlemeyle kaldırılmıştır. Bu değişiklik, sağlık turizmi alanında faaliyet gösterecek kuruluşların artık seyahat acentesi olma şartı taşımayacağı anlamına geliyor.
Bu karar, geçmişte aracı kurum akreditasyonu alabilmek için Seyahat Acentacılığı İşletme Belgesi edinmek zorunda kalan en az 1500 seyahat acentesi için büyük bir mağduriyet oluşturmaktadır.
TÜRSAB Yönetimi’nin USHAŞ Genel Müdürlüğü ile birçok toplantı düzenlemesine rağmen, böyle ciddi bir sonucun öngörülememesi ve yayınlanacak yönetmelikten habersiz kalması, yönetim zayıflığını ve etkisizliğini bir kez daha gözler önüne sermiştir.
Sektöre ve emek veren tüm acentelere büyük zarar veren bu hak kaybı, mevcut yönetimin süreci etkin bir şekilde yönettiğini göstermemektedir. Liyakat ve kararlılık eksikliği, kazanılmış hakların bir gecede kaybolmasına sebep olmuştur.
Bu hak kaybı, yalnızca bugünü değil, sektörün gelecekteki kazanımlarını da tehlikeye atmaktadır.
Yaşanan bu gelişme, seyahat acentalarına mevcut haklarının da bir anda kaybolabileceğini açıkça işaret etmektedir.
Bu kaygı verici durumu, sektör ve kamuoyunun dikkatine sunarız.
Aylin ÖZSAVAŞ
İSATAG Başkanı