USD38,20
%0.27
EURO44,06
%1.32
EURO/USD1,15
%1
BIST9.406,49
%0.96
Petrol65,89
%-3.05
GR. ALTIN4.200,63
%3.04
  1. Haberler
  2. Genel
  3. Turizmde Personel Sorunu Ve Çözüm Önerileri

Turizmde Personel Sorunu Ve Çözüm Önerileri

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

 

Turizmde Personel Sorunu Ve Çözüm Önerileri…

Çok akademik ve sıkıcı bir başlık oldu ama yazımızın konusu tam da bu. “Turizmde Personel Sorunu.”

Sorunu dile getirince de çözümden bahsetmemek olmaz. Her birimizin, tüm sektör temsilcilerinin bu önemli sorunun çözümü için tabiri caiz ise, kafa patlatması ve çözüm önerilerini uygun platformlarda dile getirmesi bu sorunun çözümüne katkı sağlayacaktır.

Kangren olma yolunda epey mesafe almış bu ciddi sorun tüm sektör temsilcileri tarafından her geçen gün biraz daha yüksek sesle hatta acı bir feryatla dile getiriyor. Peki, sebepleri nedir ve bu sorunu nasıl çözeceğiz? Aslında çoğumuzun bildiği çok sayıda sebep sayılabilir ama uzatmamak adına sadece birkaç tanesine vurgu yapalım.

Herkesin bildiği üzere, en önemli sebep turizm sektörünün mevsimsellik özelliği. 7-8 ay çalışıp 4-5 ay işsiz kalan personel 12 ay iş imkanı sunan alternatif sektör arayışına giriyor. Çünkü ‘hazıra dağ dayanmıyor’. Yazın tasarruf edilen para kışı çıkarmaya yetmiyor. Özellikle evli ama kendine ait evi olmayan veya evlenmeye aday ama yine kendine ait evi olmayan bireyler için gelirsiz kalınan 1 ayın dahi önemi büyüktür.

Çalışma koşullarındaki bozulma. Kurumsallaşmış işletmeleri ayırarak belirtelim. Çok sayıda işletmede 3 vardiya 8’er saat çalışma imkanı olmayan (özellikle F&B vb) bölümlerde -mesai ücretinin ödendiğini varsaysak dahi- bu durumun süreklilik arz etmesi personelin motivasyonunu, verimini ve mesleğe aidiyetini azaltıyor. Günümüzde özellikle yeni jenerasyon; kendine vakit ayırma, sosyalleşme, eğlenme, dinlenme vb ihtiyaçlarından taviz vermek istemiyor.

Barınma koşullarındaki yetersizlikler. Her odada 2 veya maksimum 3 kişiden fazla konaklama yapılan lojmanlardaki personel mutlu olmuyor. Ayrıca penceresi olmayan, klima vb ile iklimlendirmesi sağlıklı yapılmayan odalarda konaklayan personel mutlu olmuyor. Konakladığı lojmanda boş vakitlerini değerlendirebileceği cafe, tv salonu, kitaplık vb. olmayan personel mutlu olmuyor. Bu talepler artık her lojmanda aranan minimum kriterler arasında yer alıyor.

Asgari bir yaşam için gereken ücretin elde edilememesi. 80’li ve 90’lı yıllarda çalışan meslektaşlarımız bilir. Bugünkü gibi fabrika düzenine geçmeden önce, bugüne kıyasla az sayıda otel, personeline 12 ay ücret ödeyebiliyordu. Kış döneminde okullarına dönen stajyerler ve diğer öğrencilerden sonra kadrolara pek dokunmadan hizmete devam edilirdi. Alınan ücretler de bugüne kıyasla elbette tatmin ediciydi. Günümüzde ise can yakıcı yüksek maliyetler, sektördeki sert fiyat rekabeti, işletme karlılık oranlarını aşağıya doğru çekti. Bu durumda costlar daha çok ön plana çıkmaya ve en büyük gider kalemi olan personel giderlerinden başlayarak tüm harcamalardan tasarruf etme yoluna gidildi.

Başka sebepler eklenebilir ancak yazıyı uzatmamak adına çözüme odaklanalım.

Sektörü kısa sürede mevsimsellikten çıkarıp 12 ay hizmet sunan ve 12 ay istihdam sağlayan bir yapıya kavuşturamayacağımıza göre kısa vadede neler yapabiliriz?

Öncelikle belirtmek gerekir ki; kamu-sektör işbirliği olmadan bunun sağlanması pek mümkün görünmüyor. İ

Özellikle yaz döneminde büyük döviz girdisi sağlayan ve böylece cari açığın kapatılmasına katkı sağlayan en önemli sektörlerden biri olan turizme kış döneminde sigorta ve gelir vergisi desteği sağlanabilir. Personelin çıplak maaşını işletmeler öderken sigorta ve gelir vergisi gibi yüklerden kurtarılabilir. Bu durumda özellikle kapalı tesislerde kış döneminde istihdam edilen personel sayısı muhtemelen %30 – 35 oranında artırılabilecektir. Yada bu muafiyet sadece açık tesislere sağlanacaksa bu durumda kapalı tesisler de açık kalmayı planlayabilir.

Sektörde çalışıp sözleşmesi askıya alınan personele işsizlik fonundan kış döneminde mağdur olmayacakları bir meblağda ücret ödenebilir. Bu durumda personelin yaz döneminde bağlı olduğu işletmeye ve sektöre devamı esas alınmalıdır.

En önemli sorunlardan biri olan personel barınma sorunu da kamu-sektör işbirliği ile çözülebilir. Turistik tesislerin bulunduğu alanlar arsa maliyet açısından oldukça yüksek alanlardır. Bu nedenle işletmeler kendi arsaları üzerine lojman yapmaktan imtina etmektedirler. İmar planlarında lojman payları ayrıca hesap edilerek turistik tesis konaklama alanından çıkarılmalıdır. Büyük ölçekli arsalarda otel ve lojman alanları ayrı ayrı imar planına katılmalı ve yatırımcının buna uygun tesis yapması sağlanmalıdır.

Yeni yapılacak tesislerde böyle bir çözüm uygulansa bile mevcut tesisler için ikinci bir alternatif önerelim. Mevcut tesisler için turistik destinasyonların içinde yer almayıp yakın ve yerleşim açısından sakin bölgelerde personel lojmanları (belki TOKİ ile işbirliği yaparak) inşa edilebilir. Bu durumda ortak servis araçlarıyla otellere personel transferi yapılabilir.

İşletmelerin sahip olduğu mevcut personel lojmanlarının da işletmeciler tarafından iyileştirilmesi ve medeni bir yaşam ortamının oluşturulması. Bu her işletmenin yerine getirmesi gereken bir zorunluluktur. Aksi takdirde personel sirkülasyonu devam edecektir.

Türkiye’de 70’in üzerinde Otelcilik ve Turizm Meslek Lisesi bulunuyor. Bu liseler Anadolu’ya yayılmış vaziyettedir. Meslek lisesi sayısının artırılması, ancak yeni açılacak tüm meslek liselerinin turistik destinasyonlarda açılması. Bu durumda kış döneminde yapılacak stajyer anlaşmaları ile işletmelere yeni ve nitelikli personel kaynağı yaratılabilir. Bu öğrenciler ayrıca kış döneminde hafta sonları düzenlenecek muhtemel banket, toplantı, düğün vb organizasyonlarda görev alıp ekstra gelir elde edebilme imkanına kavuşur. Ben de geçmişte bu okullarda benzer deneyimleri yaşamış ve faydasını görmüş bir sektör temsilcisi olarak yazıyorum.

Son olarak, yatırımın geri dönüş süresinin uzamasını ve yıllık GOP oranlarının düşmesini göze alarak sektörde faaliyet gösteren işletmelerin personele mümkün olan maksimum ücretleri ödemesi sağlanmalıdır. Bundan kaçış yok.

Mutlu personel, mutlu misafir…

 

Fahri TAN

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Travel Türk Haber ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!