USD36,58
%-0.01
EURO39,93
%-0.1
EURO/USD1,09
%-0.1
BIST10.580,26
%1.36
Petrol70,89
%1.91
GR. ALTIN3.454,59
%0.69
  1. Haberler
  2. Gündem
  3. Özge Öner: Türkiye Kolektif Mutsuzluğun Merkezi

Özge Öner: Türkiye Kolektif Mutsuzluğun Merkezi

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Cambridge Üniversitesi öğretim üyesi Doçent Özge Öner, yaptığı dikkat çekici değerlendirmede “Türkiye mutsuzlar için harika bir yer” ifadesini kullandı ve şöyle devam etti: “Yurt dışında yalnız mutsuz olacağına, burada kolektif bir mutsuzluğun parçası oluyorsun.”

İSTANBUL – Özge Öner’in Oksijen gazetesinde yayımlanan yazısında, yaşanan toplumsal mutsuzluk üzerine çarpıcı tespitlerde bulundu.

Öner, ülke genelinde yaşanan hukuksal sorunların, toplumsal güveni zedelediğini vurguladı. “Bir yandan en masum insanların hapiste tutulması, diğer yandan ciddi suçların cezasız kalması, toplumsal barışı altüst etti. Sürekli hukuk skandallarını dile getirmenin dahi bir suç haline gelmesi, özgürlüğün bir hak olmaktan çıkıp bir lükse dönüşmesine neden oldu. Bu durum, insanları fazlasıyla yıpratıyor ve bu yorgunluk mutsuzluğun en büyük kaynaklarından biri.” dedi.

TÜİK’in 2023 yılı yaşam memnuniyeti araştırmasını hatırlatan yazar, 18 yaş ve üzeri bireylerin yüzde 52.7’sinin kendini “mutlu” olarak değerlendirirken, Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Recep Tayyip Erdoğan’ın ikinci turda aldığı oy oranının yüzde 52.18 olduğunu kaydetti. Öner, bu iki rakamın pekala birbirine yakın olduğunu, ancak içeriklerinin farklı olabileceğine dikkat çekti.

Öner, modern dünyanın mutluluk algısını sorgularken, bireysel mutluluk tanımının ötesinde sosyal ve ekonomik koşullarla bağlantılı bir tanımın üzerinde duruyor. “Zira mutluluk endeksinin zirveye çıktığı ülkelerde bile bireylerin mutsuzluklarına tanık oldum.” şeklinde konuştu. Nitekim, insanların yalnızlık hissi ile birlikte, çoğu zaman kolektif bir mutsuzluk içerisinde yaşadıklarına değindi.

Amerikalıların mutluluğu arama konusunun önemine işaret eden Özge Öner, Amerika’nın Bağımsızlık Bildirgesi’nde bu hevesin altını çizdi. Ancak, bu ilkeleri hayata geçirme kapasitesinin sorgulanıyor olmasının önemine de dikkat çekti. Türkiye bağlamında, insanların basketlerinin altında bir kimlik ve aidiyet arayışında olduğunu belirtti.

Netflix’te yayınlanan “Adsız Aşıklar” dizisinde Hazal karakterinin “kolektif mutsuzluk” vurgusunu sık sık sosyal medyada paylaşıldığını belirten Öner, Türkiye’deki birçok insanın bu durumdan rahatsız olduğunu ifade etti. Pek çok kişi, bu coğrafyada geri kalan bir kısım dertten kendini sorumlu tutma eğilimindeyken, aynı zamanda burada yaşamanın getirdiği zorluklar altında kalmanın ağırlığını da hissediyor.

Öner, Türkiye’de mutsuzluğun sebeplerini yalnızca ekonomik faktörlerle sınırlı görmek yerine, insanların kimlikleri ve yaşam tarzları üzerinden sürekli bir baskı hissettiklerini ve bu nedenle gelecek umutlarının kalmadığını dile getirdi. Bu durumun, toplumun her kesiminde benzer etkiler yarattığını vurguladı.

Gelecekle ilgili belirsizlik, insanların aidiyet hislerini de zayıflatmakta. İnsanlar, hukuksuzluk, belirsizlik ve sürekli değişen kurallar altında yaşamaya başladıkça, uyum sağlamanın getirdiği zorluklarla mutsuzluk da derinleşiyor. Öözge Öner, bu koşullarda insanların bir çıkar yol bulması gerektiğini belirtti.

Adaletin olmadığı bir ortamda mutluluktan bahsedileceğinin imkansız olduğunu belirten Öner, hukukun üstünlüğü ve bireylerin adalet sistemine duyduğu güvenin, uzun vadede mutluluk seviyesinin belirleyicisi olduğunu vurguladı. Türkiye’de hukuk mekanizmasında yaşanan sıkıntıların, bireylerin psikolojik güvenliği ile ekonomik güvenliği üzerinde olumsuz etkiler yarattığını ifade etti.

Türkiye’de birçok insanın kendisini bu ülkenin bir parçası olarak göremediğine dikkat çeken Özge Öner, aidiyetsizlik duygusunu besleyen ekonomik güçlülüğün yanı sıra ruhsal bir boşluk yaşandığına da vurgu yaptı. Göç eden bireylerin çoğunun bu hissiyatla hareket ettiğini belirtti. Çünkü insanların sadece ekonomik fırsat arayışı değil, aynı zamanda duygusal ve sosyal anlamda kendilerini güvende hissetmeleri de son derece önemli.

Öner, bu bağlamda mutluluğun ekonomi ile olan ilişkisinin de kritik öneme sahip olduğunu ifade etti. “Refah düzeyinin yüksek olduğu ülkelerde bile mutluluğun yeterince sağlanamadığını görmekteyiz.” şeklinde konuşarak, Türkiye’deki rahatsız edici ekonomik tablo ve insanların geleceğe dair umutsuzlukları üzerinde durdu. 2024’e yönelik beklenen kötü ekonomik göstergelere dair verileri de paylaşarak üzücü bir durumu gözler önüne serdi.

Sözlerinin sonuna doğru, “Türkiye mutsuzlar için harika bir yer” ifadesini yineleyen Özge Öner, halk arasında yeşeren kolektif mutsuzluk ve tükenmişlik duygusunun görünür olduğunu belirtti. Bu durumun, toplumun ruh hali üzerinde belirgin olumsuz etkisi var ve bunun üstesinden gelmek için insanların birbirine destek olmaları gerektiğine inandığını açıkça ifade etti.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Travel Türk Haber ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!